7 Haziran 2010 Pazartesi

zeus tapınağı

Zeus Sunağı:
Bergama - Tarihi Yerler Bergama ilçesinde, antik Pergamon'un akropolünde bulunan bu sunak Pergamon Kralı II. Eumenes'in (MÖ.197-MS.160) Seleukos Kralı III. Antiochos'a ve Galatlara karşı kazandığı zaferin anısına yaptırılmıştır. Sunak ayrıca Mitoloji Tanrılarından Zeus ile Athena'ya adanmıştır. Helenistik dönemdeki Pergamon'un en görkemli anıtlarından olan bu sunak ile ilgili bilgiler Romalı Lucius Ampellius'un yazmış olduğu kitaptan öğrenilmektedir. Günümüzde Berlin'de Pergamon Müzesi'nde bulunan bu sunağın yalnızca temel kalıntıları Bergama'dadır.

Bergama yöresinde yol inşaatını yöneten Alman Mühendis Carl Humann çalışmaları sırasında bu sunak ile ilgili bazı frizlere ve kalıntılara rastlamıştır. Bergama'daki yol çalışmaları dört yıl kadar sürmüş ve ayrıca burada Carl Humann'ın 1878 yılında yaptığı kazılarda ele geçen sunağın frizlerinden Gigantlar savaşına ait 97 panel ve 2000 parça; Telepus frizine ait 35 panel ve 100 parça ile heykel, kitabe ve mimari kalıntılar 1878 yılında Berlin'e taşınmıştır. Sunağa ait bu parçalar Osmanlı Hükümetinden alınan izinle Almanya'ya götürülmüştür.

Bergama'da Zeus sunağının bulunduğu terasın asıl girişi doğusundaki ana caddeden idi. Sunağın kuzey ve doğusunda İon üslubunda yapılmış iki katlı bir stoa bulunuyordu. Sunak U şeklinde olup, 36.44x34.20 m. ölçüsünde mermerden yapılmıştı. Sunağın çevresini beş mermer basamaklı bir merdiven çeviriyordu. Bunun üzerinde 2.30 m. yüksekliğinde ve uzunluğu 120.00 m. yi bulan bir friz çepeçevre podyumu kuşatıyordu. U şeklindeki sunağın iki ucu arasındaki merdivenlerle bir galeriye çıkılıyordu. Bu galeride İon üslubundaki sütunlardan meydana getirilmiş çift sıralı bir portik bulunmaktadır. Bu portiğin ortasındaki boşlukta ise Zeus'a adanan armağanların konulduğu asıl sunak yer alıyordu. Sunağın üç tarafını saran alçak duvarda ise ikinci bir friz çepeçevre dolaşıyordu. Sunağın üstü kentuvarlar (yarı at yarı insan mitolojik yaratıklar), dört atlı arabalar, atlar ve tanrı heykelleri ile bezeli idi.

Sunağın at nalı şeklindeki podyumunu saran frizde mitolojik Yunan tanrıları ile Toprak Tanrısı Gaia, uzun saç ve sakallı ayaklarının yerine yılan kuyrukları olan dev Gigantların mücadelesi (Gigantomakhia) tasvir edilmiştir. Mitolojiye göre, Tanrı Zeus kardeşleri Titanları yeraltı dünyasına (Tantarus) kapatmıştı. Buna kızan Gigantlar yeryüzüne çıkarak mitolojik tanrılara saldırmışlardır. Bu savaşta tanrılar Gigantları yenmişlerdi. Bu frizin üzerinde, üç yandan sunağı saran duvarlarda ise tanrılardan Herakles'in oğlu Telephus'un Pergamon kentini nasıl kurduğunu anlatan kabartmalara yer verilmiştir.



Sunak açık mavi renkte mermer bir boya ile boyanmıştır. Tanrıçaların giysilerine altın veya tunçtan eklemeler yapılmıştır. Bu kabartmalarda Gigantların isimleri ayrı ayrı yazılmıştır. Bu kabartmaları yapanlar Pergamon ve Atina'daki en ünlü sanatçılardır. Kabartmalarda kazanan tanrılar simgesel olarak Pergamonluları tasvir etmektedir. Yenilen devler ise Pergamon'un düşmanları olan Galatlarla, III. Eumenes'i simgelemektedir. Bu kabartmalarda Helenistik heykel sanatının tüm özellikleri kıvrılıp bükülen vücutlar, duygusal yüz ifadeleri mermerlere yansıtılmıştır.

tarihi yerler

Bergama Tarihi Yerleri

BERGAMA'DAKİ TARİHİ YERLER

Heroon:
Akropol çıkışında, büyük ana girişe gelmeden solda görülen kalıntıların Pergamon krallarından I. Attalos ve II. Eumenes'e ithaf edilen, onları tanrılaştıran Heroon olduğu anlaşılmıştır. Bu yapıda Bergama Krallığı'nın kültü kutlanmaktadır. Bu tür yapılar İskender'in ölümünden sonra helenistik krallıklarda yaygın biçimde kullanılmıştır. Ancak Pergamon kralları diğer Helenistik krallarda olduğu gibi yaşamları boyunca tanrılaştırılmamıştır. Yaşamları boyunca yanlızca rahiplik ünvanını taşıyan bu krallar ölümlerinden sonra tanrılaştırılmışlardır.
Saraylar:

Bergama akropolüne girilen sur kapısının hemen karşısında görülen saray II.Eumenes'e aittir. Sarayın kuzeyinde büyük bir salon, avlusunda bir sunağı ile güney-batısında da bir çeşmesi vardı. Ayrıca doğusunda büyük salona bitişik bir de kült odası bulunmaktadır. Bu sarayın güney-batısında sarnıç, batıdadki odada da Hephaistion isimli bir sanatçının imzası olan ilginç mozaik döşeme görülmektedir. Mutfak ve kilerler ise sarayın güney-doğusundadır. II. Eumenes'in sarayının hemen bitişiğinde ise I. Attalos'un sarayı yapılmıştır.

Bu sarayları II. Attalos ile Philetaros'un olduğu sanılan iki saray daha izlemektedir. Hepsinin ortak özelliklerini sütunlarla çevrili avlular arasında yer alan odalar oluşturmaktadır. Bunlarda ele geçen döşeme mozaikleri Berlin Müzesinde'dir. Bunları kışlalar, askeri depolar ve dükkanlar izlemiştir. Burada yapılan araştırmalarda Aşağı Agora'yı korumak amacıyla değişik ölçülerde 900 gülle bulunmuştur. Aynı zamanda silahların korunduğu depolar, bir bakıma sur duvarlarının bir bölümünü oluşturmaktadır.

Athena Kutsal Alanı:

Akropol'de 1880-1881 yıllarında yapılan kazılarda ortaya çıkan Athena Kutsal Alanı, tiyatronun ve Zeus Sunağı'nın hemen üzerindeki terasta bulunmaktadır. Pergamon'un en eski tapınağı olan bu yapının M.Ö.III.yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır. Bizans döneminde, M.Ö.IV. yüzyılda bu terasta yapılan kale nedeniyle tapınak temellerine kadar sökülmüştür. Kilisenin duvarları arasındaki antik kalıntıların içindeki bir sütun parçasında da “Bunu Artemon'un oğlu senin için dikti. Ey Trion'dan doğan Tanrıça” yazısı okunmuştur.

Athena Polias'a adanan tapınağın yapı malzemesinin incelenmesi sonunda yapılan krallık döneminden çok daha önceki tarihlerde yapıldığı ortaya çıkmıştır.

Athena Tapınağı'nın giriş kapısının parçaları berlin'e götürülmüştür. Bugün Berlin Müzesi'nde bu kapının rekontrüksiyonu yapılmıştır. Kutsal alanın ortasında bugün de görülebilen yuvarlak kaide üzerinde önce Athena, sonra da Augustos'un (M.Ö.31-M.S.14) tunç heykel dikilmiştir. Bu heykelin Roma döneminde ait mermer kopyası Vatikan Müzesi'ndedir. Ayrıca bu alanın çevresinde de I.Attalos ile II.Eumenes'in heykelleri bulunuyordu. Bunların en önemlilerinden olan Galat heykeli Roma Capitolion Müzesi'nde, karısından sonra kendisini öldüren Galat heykeli de Roma Terme Müzesi'ndedir.